Bizler
aynı taraftayız aslında...
İnsan
değil miyiz sonuçta... Kalplerde yeşeren de aynı, duyguların
hepsi de... Aynı zorluklardan geçip, benzer şeylere
gülüyoruz.Mesela kimse dayanamıyor bir bebeğin sıcak
gülümsemesine... Aynı şekilde ansızın son bulan ölümlere...Bir
günebakanın güzelliğine dayanamıyor kimse...Aynı şekilde
gereksiz baltalanan fideye...
Akıllardan
çoğunlukla çıkan nedir derseniz? Her seferinde 'İnsan'
olduğumuzu unutuyoruz. Yani bir yanımız hep yalnız mıdır nedir,
illa bir arıza çıkarıyor. İtişip kakışmalar, ben haklıyım
sen haksızsın demeler... Bir üstünlük kurma çabası nereden
geliyor arkadaş? Senle ben aynıyız, aynı temennileri
istemekteyiz, öyle değil mi? Çocuklarımıza daha güzel bir
gelecek bırakma değil midir çabamız? Onlar için güven dolu,
daha yeşil bir dünya bırakmak istemez miyiz? Suyu gürül gürül
akan şelaleler, kuş cıvıltıları arasında binecekleri bir
salıncak belki... Hayvanlarla dost olmuş çocukları görmeyi kim
istemez? Huzurun tanımını yapacaksak bu dünyada, burada
anlatılanlar hayal olmamalı... Dünyaya ve çocuklarımıza
borçluyuz bütün bunları...
Eskiden
'Eğitim şart!' diye çok yazılıp çizilirdi. Gereksiz beyinlere
yüklenmiş ezber cümleler yerine daha hayatla bağdaşık, daha
kullanışlı ve harekete yönelik eğitim sisteminin gerekliliğinden
yanayım. Zaten bilgi dediğin artık bir tık kadar yakınında...
Niye meşgul edilsin ki beyinler? Onun yerine ruhsal amaçlar
edinilmeli ve edindirilmelidir bence. Sonuçta tarih denilen olgu,
sürekli hafızasına kaydetmekte. İstenilen zamanda da açıp
okunabilmekte...
Sadece
ve sadece ulvi değerlere odaklanılırsa dünyayı daha güzel bir
hale getirebiliriz diye düşünmekteyim. Mesela eskiden derslerde
görgü ve nezaket dersleri okutulurmuş. Yine okutulmalı,
anlatılmalı... Nasıl sevgi ve saygı çerçevesinde yaşayacağımız,
insansı değerlerin aşılanması her bakımından önemli bence.
Gerçek kardeşin için istediğini karşındaki insan için de
istemek, onun mutluluğunu istemek senin de mutluluğun olmalı
bence...
Aynı
şekilde sadece kendi çocuğunu değil, dünyadaki tüm çocukları
kucaklayabilmelidir insan dediğin... Sadece kendi aileni değil,
komşunu, şehrini, ülkeni kısaca tüm dünyayı sevebilmelidir
insan... Taşını, toprağını ayırmadan...Kuşunu, böceğini bir
kenara atmadan...
Belki
bu noktada, dedikleri gibi önce 'Kendini sevebilmelidir insan'
Ha
gayret!
Yapabiliriz
bunu çoğu zaman
Döner
gelir dolaşıp durur iyilikler
Hiç
nefret barındırmadan...
Egoyu
yerle bir edip,
Kalbi
büyütmelidir her zaman
Haydi
kalın sağlıcakla,
İçinizdeki
umudu hiç unutmadan!
tuğba
ünsal
19.7.2013
11:29
Not: Fotoğraf, internetten alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder